Ziyaret Edin Arrow right icon Arrow right icon
CANSU ŞANLIDAĞ
KONSER

CANSU ŞANLIDAĞ


TARİH / SAAT

19 Kasım 2025

21:30

Lokasyon

Yan Sahne

PARİBU ART, 19 KASIM’DA CANSU ŞANLIDAĞ’IN PİYANO BÜYÜSÜNE EV SAHİPLİĞİ YAPIYOR

Türk asıllı Belçika vatandaşı piyanist Cansu Şanlıdağ Avrupa’da sürdürdüğü kariyeri boyunca ilk defa İstanbul’da vereceği konserinde 19. yüzyıl piyano edebiyatının dört önemli eserini tarihsel ve müzikal bağlamlarıyla bir araya getiriyor.

Ludwig van Beethoven – Sonate No. 23 en fa mineur, op. 57 “Appassionata”

Beethoven’ın 1804–1805 yıllarında bestelediği bu sonat, orta döneminin en yoğun dramatik gerilime sahip yapıtlarından biridir. Bestecinin kendi ifadesiyle “en coşkulu” eserlerinden biri olan Appassionata, üç bölümlük yapısında kontrastların ustaca kullanımıyla dikkat çeker. Fırtınalı açılış bölümünde tematik malzeme, ritmik yoğunluk ve geniş dinamik aralıklarla işlenir. İkinci bölüm, yalın bir tema ve varyasyonlarıyla dingin bir merkez oluştururken, final bölümü baştan sona kesintisiz bir enerji akışıyla doruğa ulaşır.

Franz Liszt – Funérailles

1849 yılında Macar Devrimi’nin ardından yazılan Funérailles, Liszt’in en dramatik ve duygusal açıdan yoğun piyano eserlerinden biridir. Eser, hem bireysel yas hem de ulusal acının ifadesini taşır; farklı bölümlerde hüzün, öfke ve kahramanlık duyguları ustaca aktarılır. Liszt’in piyano tekniğini orkestral bir genişlikle kullandığı bölümler, eserin dramatik etkisini güçlendirir ve dinleyiciyi derin bir duygusal yolculuğa davet eder.

Franz Liszt – Vallée d’Obermann

Liszt’in Années de pèlerinage’ın İsviçre defterinde yer alan bu eser, Senancour’un aynı adlı romanından ilham alır. Müziğin şiirsel dili, eserin kahramanının varoluşsal sorgulamalarını ve doğa karşısındaki hayranlığını yansıtır. Geniş form, serbest tempo kullanımı ve zengin armonik renkler, dinleyiciyi hem duygusal hem de felsefi bir yolculuğa davet eder. Liszt’in piyano tekniğini orkestral bir yaklaşımla genişlettiği bölümler, eserin etkileyiciliğini artırır.

Frédéric Chopin – Polonaise héroïque, op. 53

1842’de yazılan bu polonez, Chopin’in ulusal karakteri en güçlü şekilde yansıtan eserlerinden biridir. Sağ eldeki parlak figürasyonlar ve sol eldeki güçlü ritmik yapı, kahramanca bir yürüyüş hissi uyandırır. Virtüöz pasajlar ile yoğun duygusal ifadeyi bir araya getiren eser, hem teknik hem de sanatsal açıdan piyanistten en yüksek düzeyde ustalık ister.

Piyanist Şanlıdağ, bu dört yapıtı, bestecilerinin estetik anlayışlarını ve tarihsel bağlamlarını gözeterek, bütünlüklü bir anlatı içerisinde 19 Kasım’da Paribu Art ayrıcalığıyla dinleyicileriyle buluşacak.